Kamu Şeflerinin Talepleri: 3600 Ek Gösterge, Ek Ders Ücreti ve Maaş Düzenlemesi

Kamu Şefleri Haklarını İstiyor

Kamu kurumlarında görev yapan şefler, uzun yıllardır özlük hakları ve maaş konusunda ciddi mağduriyetler yaşıyor. Kamu Şefleri Platformu Yürütme Kurulu Başkanı Duran Yılmaz, bu mağduriyetlerin giderilmesi adına önemli açıklamalarda bulundu. Şeflerin, yönetici kadrosu içinde yer almalarına rağmen hak ettikleri ücret ve özlük haklarını alamadıklarını belirten Yılmaz, yetkililere seslendi.

Şeflerin Sorumluluğu Büyük, Hakları Kısıtlı

Şefler, kamu kurumlarında yönetici pozisyonunda yer almalarına rağmen, maaş ve haklar konusunda ciddi bir adaletsizlikle karşı karşıya. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye göre şefler, amirleriyle birlikte yönetici kadrosunda bulunuyor ve şube müdürü ile aynı "Yönetim Hizmetleri Grubu" içinde değerlendiriliyor. Ancak, görevde yükselme sınavı ve diğer kriterleri başarıyla geçmelerine rağmen, maaşlarına yansıyan fark oldukça düşük.

Örneğin, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında şef olmak isteyen bir memurdan, en az 8 yıl hizmet süresi ve 4 yıllık üniversite mezunu olması bekleniyor. Buna rağmen, sınavı geçip atanamayanlar, yeniden sınava girmek zorunda kalıyor ve şeflik hakkını kaybedebiliyor.

Şefler ile Şube Müdürleri Arasındaki Maaş Uçurumu

Şefler ve şube müdürleri arasındaki maaş farkı gün geçtikçe büyüyor. 2024 yılı itibarıyla bu fark 10 bin TL’yi bulmuş durumda. Üstelik bazı kadrolarda, şeflik pozisyonunda çalışma şartı aranmadan direkt şube müdürü atanabilen kişiler bulunuyor. Bu da görevde yükselme sınavını başarıyla geçen şeflerin, daha düşük niteliklere sahip kişilerin yönetimine girmesi gibi adaletsiz bir tablo yaratıyor.

Ayrıca, ek gösterge düzenlemesinde de şefler mağdur edilmiş durumda. TBMM'de kabul edilen düzenlemeye göre, 1. dereceye inen şefler için 2800 ek gösterge belirlenirken, öğretmen, imam, müezzin, sayman ve şube müdürleri gibi unvanlara 3600 ek gösterge hakkı tanındı. Bu fark, emekli maaşlarına da yansıyarak büyük bir gelir kaybına neden oluyor.

Şefler Ek Ders ve Mesai Ücreti Alamıyor

Şefler, kurumlarında önemli bir yönetici pozisyonunda olmalarına rağmen, ek ders ve mesai ücreti alamayan nadir unvanlardan biri. Öğretmen, din görevlisi, sayman gibi birçok pozisyonda ek ders, fazla mesai ve giyim yardımı gibi ödemeler yapılırken, şeflere bu haklar tanınmıyor.

Bunun yanı sıra, aynı şef unvanıyla farklı bakanlıklarda çalışanlar arasında dahi büyük maaş farkları bulunuyor. Örneğin, Adalet Bakanlığındaki bir şefin özel hizmet tazminatı 132 iken, diğer kamu kurumlarında bu oran 82’ye düşüyor. Bu da şefler arasında 5 bin TL’ye varan bir maaş farkı yaratıyor.

Toplu Sözleşmelerde Şefler Neden Unutuluyor?

Son yıllarda yapılan toplu sözleşmelerde birçok kamu görevlisine iyileştirmeler getirilirken, şefler bu düzenlemelerin dışında bırakıldı. Polis, hemşire, öğretmen, bekçi, din görevlisi gibi gruplara yönelik ek haklar verilirken, şeflerin özlük haklarında kayda değer bir iyileştirme yapılmadı.

Ayrıca, lojman hakkı da şeflere tanınmıyor. Şube müdürlerine tahsis edilen lojmanlar, şeflere verilmediği gibi, büyükşehirlerdeki yüksek kira maliyetleri nedeniyle ekonomik olarak daha da zor bir duruma düşüyorlar. Birçok şef, birden fazla fakülte bitirmiş veya yüksek lisans yapmış olmasına rağmen, mali ve özlük hakları konusunda büyük bir mağduriyet yaşıyor.

Talepler: 3600 Ek Gösterge ve Eşit Ücret

Kamu şefleri, hak ettikleri özlük haklarına kavuşmak için taleplerini net bir şekilde dile getiriyor:
7147 sayılı Kanun kapsamında çıkarılacak bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 3600 ek göstergeye dahil edilmek,
Tüm kamu kurumlarında özel hizmet tazminatlarının eşitlenmesi,
ve 2. derece kadroların şeflere de tahsis edilmesi,
“Eşit İşe Eşit Ücret” ilkesinin hayata geçirilmesi.

Yetkililere Çağrı:

Kamu Şefleri Adalet BekliyorKamu şefleri, yıllardır süren hak kayıplarının giderilmesi için yetkililerden somut adımlar bekliyor. Sayın Cumhurbaşkanı'na seslenen Kamu Şefleri Platformu, bir an önce ek gösterge ve maaş düzenlemelerinin yapılmasını talep ediyor. Şefler, ülkenin dört bir yanında titizlikle görev yaparken, hak ettikleri özlük haklarına kavuşmayı bekliyorlar.