Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Pakistan Başbakanı Şehbaz Şerif, Ankara’da bir araya gelerek iki ülke arasındaki stratejik işbirliğini güçlendirme yolunda önemli adımlar attı. Başbakanlık binasında gerçekleşen görüşmelerin ardından Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Yedinci Toplantısı’na başkanlık eden liderler, daha sonra “Stratejik Ortaklığın Derinleştirilmesi, Çeşitlendirilmesi ve Kurumsallaştırılması” başlıklı ortak bildiriyi imzaladı.
Bu önemli zirvede, iki ülke arasında çeşitli alanlarda 24 işbirliği anlaşması imzalandı. Savunma, enerji, ticaret, eğitim, kültür ve medya gibi birçok sektörü kapsayan anlaşmalar, Türkiye ve Pakistan arasındaki ilişkilerin geleceği için önemli bir yol haritası çizdi.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Pakistan Savunma Bakanı Khawaja M. Asıf, askeri işbirliğini güçlendiren protokollere imza attı. Bu kapsamda, askeri ve sivil personelin mübadelesi, hava kuvvetleri elektronik harp işbirliği ve askeri sağlık alanında eğitim ve işbirliği konularında anlaşmalar yapıldı.
Ekonomik işbirliğini de güçlendiren adımlar atıldı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Pakistan Devlet Bankası arasında işbirliği mutabakat zaptı imzalanırken, Türk Eximbank ile Pakistan Eximbank arasında da mutabakat zaptına dair beyan imzalandı.
Enerji alanında da önemli anlaşmalar yapıldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ve Pakistan Enerji Bakanı Sardar Awais AhmedKhan Leghari, hidrokarbonlar, enerji dönüşümü ve madencilik alanlarında işbirliğini öngören protokollere imza attı.
Tarım ve orman, sanayi ve teknoloji, din hizmetleri, iletişim ve medya alanlarında da işbirliğini artıran anlaşmalar imzalandı. Bu anlaşmalar, iki ülke arasındaki ilişkilerin çok boyutlu ve stratejik bir nitelik kazandığını gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Şerif, imza töreninin ardından yaptıkları açıklamalarla, Türkiye ve Pakistan arasındaki kardeşlik bağlarının daha da güçlendiğini ve işbirliğinin her alanda derinleşeceğini vurguladı. Bu anlaşmalar, iki ülke arasındaki ilişkilerin sadece bölgesel değil, küresel düzeyde de önemli bir denge unsuru olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
-
-
-
-
-
-
